Sosyal Fobi Sosyal Kaygı Bozukluğu Nedir?

İnsanoğlunun yüzyıllardır süregelen en temel iletişim biçimi, sözlü iletişimdir. Ancak sözlü iletişim kurmak sağlıklı bir iletişim için yeterli tek unsur değildir. Çünkü insan sosyal bir varlıktır. İnsanın sosyal varlığını sürdürebilmesi için çevresindekilerle etkileşim hâlinde olması beklenir. Bu etkileşimi başlatmak her insanda aynı şekilde gerçekleşmez. Kimisi için bu girişim karmaşık ve zorken, kimisi için oldukça basit bir durumdur. Söz konusu etkileşimin zor olması durumunda akla ilk gelen şey sosyal kaygıdır.

Sosyal Kaygı Nedir?
“Sosyal Kaygı Bozukluğu” adı da verilen “Sosyal Fobi” bireyin başkaları tarafından eleştirileceği kaygısını taşıdığı toplumsal ortamlarda küçük düşme ya da mahcup olma düşüncesi ve bu konuda belirgin bir korkunun olduğu bir tür kaygı bozukluğudur. Başkaları tarafından eleştirilme, seyredilme ve yargılanma korkusundan kaynaklanır. Sosyal fobisi olan kişi toplum içinde hata yaparak, küçük düşeceğinden ve utanç duyacağından korkar. Bazı zamanlarda bu korku, “Sosyal Beceri Eksikliği” ve başkalarının önünde yaşanan olumsuz bir deneyimle tetiklenebilir. Anksiyete, panik atağa dönüşebilir. Sosyal fobisi olanlar henüz gerçekleşmemiş olaylar sebebiyle günlerce hatta haftalarca korku duyabilirler. Bu korkunun yersiz olduğunu bilmelerine rağmen üstesinden gelemezler. Leary ve Kowalski (1995)‘e göre sosyal kaygı, çevresi tarafından kabul edilme isteği yüksek olan kişilerde daha yoğun bir şekilde yaşanmaktadır. DSM-5 (2014)‘te yer verilen bilgilere göre bir kişiye sosyal kaygı tanısı koyabilmek için şu belirtilerin olması gerekir: Bireyin diğerleri tarafından değerlendirilebilecek olduğu bir ya da birden çok toplumsal durumda belirgin bir korku ya da kaygı duyması, küçük düşeceği ,utanç duyacağı bir biçimde başkalarınca dışlanacağı veya başkalarının kırılmasına yol açacağı bir biçimde davranması, kaygı duyduğuna ilişkin belirtiler göstermekten korkması gerektiği ifade edilir.

Sosyal Kaygı Belirtileri Nelerdir?

  • Kafa karışıklığı, kalp çarpıntısı, terleme, titreme, kas gerilmesi, yüz kızarması, mide problemleri ve ishal gibi anksiyete belirtileri
  • Sosyal durumlara karşı yoğun endişe
  • Sosyal ortamlardan kaçınma
  • Çocuklarda ise; ağlayarak, ebeveyne yapışarak ve öfke nöbetiyle anksiyetelerini ifade etmedir.

Sosyal fobi belirtilerinin en sık görüldüğü durumlar nelerdir?
Herkesin birbirini görebildiği küçük sosyal gruplar, yeni insanlarla tanışmak zorunda kalınan durumlar ve toplu yerlerde yemek yeme.

“Liebowitz Sosyal Fobi Ölçeğinde” belirlenen sosyal durumlardan birkaçı şu şekildedir:

  • Toplum içinde telefonla görüşme
  • Küçük bir grup etkinliğinde yer alma
  • Yetkili biri ile konuşma
  • Dinleyiciler önünde konuşma, rol yapma
  • Partiye/eğlenceye gitme
  • Başkaları tarafında izlenirken çalışma/yazma
  • İlgi odağı olma
  • Bir toplantıda hazırlıksız konuşma yapma
  • Yetenek, yeti veya bilgi testine tabi tutulma

Sosyal fobinin nasıl oluştuğuna gelecek olursak ortaya çıkmasındaki biyolojik etmen beyinde bir takım kimyasal ve elektriksel bozukluklar olması. Özelikle serotonin adı verilen bu kimyasal maddenin sosyal fobisi olan kişilerin beyninde, olması gereken miktardan az olduğu veya iletimde aksaklıklar olduğu ileri sürülmüştür. Bunun yanı sıra genetik yatkınlık, kişilik özellikler(çekingen ve utangaç olma), ebeveynleri tarafından fazla duygusal olmayan, kontrolcü ve aşırı korumacı olan yetiştirme biçimi, insan yaşamında büyük etki bırakan ve sıkıntı veren olaylar ( Örn: sevdiği birinin kaybı veya ayrılık), geçmişte yaşanılan olumsuz deneyimler. (Küçük düşürülmek, alay edilmek)

Sosyal fobi doğru tedavi uygulandığında tamamen iyileşebilecek bir rahatsızlıktır. Bilişsel Davranışçı Terapi bu rahatsızlık için en etkili tedavi yöntemidir.

Psikolog | Şeyda Öner
Mülteciler Derneği