4 Haziran 2021 tarihinde Sözcü’de yayınlanan “Kilis’te Türkler azınlık oldu” başlıklı haberde “Suriyeli sayısının yerli halka oranla büyük bir artış kaydettiği, Kilis’te ise Suriyelilerin kent nüfusundaki oranının yüzde 74.8’e ulaştığı ve kentte yaşayan her 4 kişiden sadece 1’inin Türk olduğu” iddia edildi. Haberin devamında ise TÜİK’in 2020 kent nüfusu kaynak gösterilerek Kilis’te toplamda 142 bin 792 kişinin yaşadığı ve bunların 105 bin 689’unun Suriyeli olduğu belirtildi. Başlık ve içerik olarak eksik ve hatalı bilgiler içeren bu haber X’de (Twitter) 590 RT ve 1400’den fazla beğeni aldı.
Haberde geçen kent nüfusunun %74,8’inin Suriyelilerden oluştuğu yani her 4 kişiden sadece 1’inin Türk olduğu iddiası hesaplama hatası nedeniyle ortaya çıkmış ve sadece Sözcü’de değil bir çok haber platformunda kopyala-yapıştır tekniği ile çoğaltılmış bir içeriktir. TÜİK’in 31 Aralık 2020 tarihli Kilis il nüfusu ile Göç İdaresinin 26 Mayıs 2021 tarihli Geçici Koruma Kapsamındaki Suriyeli sayısı toplandığında 247 bin 798 sayısına ulaşılıyor. Bu sayının 105 bin 6’sı GKK’daki Suriyelilerden oluştuğundan bu iki grubun %74,8’inin değil %42,3’ünün Suriyeli olduğu söylenebilir(*). Şehirde Türk vatandaşları ve Suriyeliler dışında diğer uyruklardan kişilerin de yaşadığı hesaba katıldığında bu oran daha da düşebilir.
(*) Tam orana ulaşmak için TÜİK ile Göç İdaresinin aynı tarihlerde açıkladığı sayıların karşılaştırılması gerekmektedir. Bu sebeple yaklaşık bir değer olarak düşünülebilir.
TÜİK Kimleri Sayıyor, Kimleri Saymıyor?
Kilis’te yaşayan Türk Vatandaşı sayısı TÜİK’in adrese dayalı nüfus sayımı sistemine göre 142 bin 792 (*31 Aralık 2020) olarak açıklanmıştır. Bu sayıya kurs, turizm, bilimsel araştırma vb. nedenlerle üç aydan kısa süreli vize ya da ikamet iznine sahip yabancılar ile geçici koruma statüsüyle Türkiye’de bulunan Suriyeliler dahil edilmemektedir. TÜİK’in nüfus sayımı sonuçlarına yer verdiği resmi internet sayfasında, nüfus sayımına dahil edilmeyen gruplar açıkça belirtilmiştir. (Kaynak: https://data.tuik.gov.tr/Bulten/Index?p=Adrese-Dayali-Nufus-Kayit-Sistemi-Sonuclari-2020-37210) “Her 4 kişiden yalnızca 1’inin Türk olduğu” çıkarımının yapılması haber başlığının bu bilgiye sahip olunmadan hazırlandığını gösteriyor. Ayrıca bu habere çelişki olacak şekilde geçici koruma altındaki Suriyelilerin nüfus sayımına dahil edilmediği 5 Şubat 2020 tarihli Sözcü’de “Türkiye’nin 2020 nüfusu belli oldu” başlığı ile de belirtilmiş. Haberin devamında geçen “Gaziantep’te Suriyelilerin yerli nüfusa oranı yüzde 21.5, Hatay’da ise yüzde 26.3. Yani, Gaziantep’te her 5 kişiden biri, Hatay’da ise 4 kişiden biri Suriyeli.” ifadeleri de yanlış. Gaziantep’te Suriyelilerin yerli nüfusa oranı %17.8, Hatay’da ise %20.8.
Bir sonraki paragrafta ise geçici koruma altındaki Suriyelilerin oy kullanma hakkı olmamasına rağmen “Seçim olsa yönetimi kazanıyorlar” başlığı ile çarpıtma yapılmış. Geçici koruma altındaki kişilerin seçimlere ve referandumlara katılma hakkı bulunmuyor.
Haber Kopyala-Yapıştır Tekniği ile Oluşturulduğundan Mantık Hatası Yapılmış
Paragrafta “2020 yılı Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi’ne göre (ADNKS) 105.689 Suriyeli, 36 bin 923 Türk kökenli ikamet ediyor. Yerel kaynaklar ise kayıt dışı Suriyelilerin de eklenmesiyle bu oranın Suriyeliler lehine yükseleceğini vurguluyor.” ifadesi geçiyor. Kim olduğu açıklanmayan yerel kaynaklar, kayıt dışı Suriyelilerin eklenmesiyle birlikte Suriyeli oranının Suriyeliler lehine yükseleceğini vurgulanmış. Zaten bir önceki cümlede sayıca ve oranca fazla olduğu ifade edilen Suriyelilerin oran olarak daha az olması gerekiyor ki kayıt dışı olanlar eklendiğinde lehlerine bir sonuç ortaya çıkmış olsun. Bu durum paragrafın daha önce yapılan benzer haberlerden toplanarak oluşturulduğu ve kontrol edilmeden yayına alındığını gösteriyor.
Haberdeki hatalı hesaplamaların ve mantık dışı ifadelerin düzeltmesi için içeriğin yazarı Ahmet Kaya (twitter@ahmetkaya2527) ve Sözcü ile iletişime geçtik. Ahmet Kaya kaynak olarak daha önce aynı hesaplama hatası ile hazırlanmış çeşitli haber sitelerine ait içerikleri gösterdi ve kendi içeriğinin doğru olduğunu savundu. TÜİK’in sitesini ve içerikteki çelişkileri detaylı şekilde iletmemize rağmen taleplerimizi geri çevirerek hesabımızı engellediğinde iletişimimiz kesildi.
Aşırı dezenformasyonlar, bilgiye ulaşmanın son derece kolay olduğu bir çağda doğru ve yanlışı birbirinden ayırma noktasında zorluk yaşamamıza neden oluyor. “Bu kadar insan yanılıyor olamaz!” diyenlerin aksine karşılaştığımız içeriklere her zaman şüphe ile yaklaşacağız ve “Doğrusu ne?” sorusuna gerçek kaynaklardan yanıt arayacağız. Akıl, mantık ve bilim bizi çağımızın en değerli varlığı olan doğru bilgiye ulaştıracak.
Yanlış Bilginin Önüne Geçmek için Öneriler:
- Kendinize güvenilir kaynak listeleri oluşturun.
- Takipçi listenizi gözden geçirin ve sık sık yanlış bilgi paylaşan hesapları takipten çıkarın ve engelleyin.
- Bir içeriği paylaşmadan önce resmi kaynaklar tarafından yapılan açıklamaları inceleyin.
- Doğrulama konusunda çalışmalar yapan platformlardan destek alın.