Mülteciler ve Sığınmacılar Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği, kısa adıyla Mülteciler Derneği, 2021 yılı itibari ile yürütmekte olduğu koruma faaliyetlerinde birey odaklı yaklaşımla birlikte topluluk katılımını destekleyen karar alma, uygulama ve değerlendirme stratejilerini benimsediği toplum temelli koruma faaliyetlerine başlamıştır. Bu faaliyetler kapsamında yapılan ihtiyaç analizi çalışmalarıyla birlikte ortaya çıkmış olan dayanışma grupları ortak amaç etrafında bir araya gelmiş topluluklara yönelik bilgilendirme, paylaşım ortamı sunma ve değerlendirme faaliyetleri ile katılımcıların kapasitelerini artırarak koruma faaliyetlerinin sürdürülebilirliğini amaçlamaktadır. Bireyle birlikte topluluğu da destekleme hedefinde olan dayanışma grupları her yıl ihtiyaçlar odağında çeşitlenmektedir.
Kadın Dayanışma Grupları da yine dernek personelleri ile yapılan anket çalışması ve yararlanıcılarla gerçekleştirilen odak grup görüşmeleri neticesinde bir ihtiyaç alanı olarak belirlenmiştir. Kadın Koruma Birimi ile birlikte yürütmeye başladığımız dayanışma grubu, daha öncesinde İKGV (İnsan Kaynağını Geliştirme Vakfı) tarafından hazırlanmış olan Kadın Dayanışma Programı Rehberi içerisinde yer alan uygulamalar temel alınarak hayata geçirilmiştir.
Göçmen kadınlarla ilgili yapılan çalışmalara bakıldığında daha çok günlük yaşama uyumlarına dikkat çekildiği görülmektedir. Çalışmaların içeriklerine bakıldığında ise bazı noktalarda göçmen kadınların kültürel adaptasyonu daha kolay sağladıkları, köken ülkelerine kıyasla istihdama katılımda artış olduğu, geleneksel toplumsal cinsiyet normlarını sorguladıkları bir durum söz konusuyken diğer yandan ev sahibi ülkede şiddet ve ayrımcılığa maruz kalma, temel ihtiyaçlara erişememe ve bakım veren rolünde artış olduğu belirtilmektedir. Kadınların bir kısmı içinse hiçbir zorluk yaşamasa dahi temel ihtiyaçlarını karşılamaya çalışırken hem dil bariyeri hem de yabancılıktan kaynaklı zorluklar söz konusu olabilmektedir.
Sonuç olarak göçmen kadınlar sosyal izolasyon, yalnızlık, dil engeli ve kültürel farklılıklar sebebiyle gelmiş oldukları ülkede bir çok şeyi tanıyamamakta; hukuki sistemi bilmedikleri için hak arayışına girememekte ve cinsiyet farklılıkları sebebiyle erkeklerden farklı deneyimlerle karşılaşmakta, daha ciddi boyutta şiddet, istismar ve taciz durumlarına maruz kalabilmektedir. Tüm bu problemler karşısında iletişim, ayrımcılıkla başa çıkma, toplumsal cinsiyet temelli adaletsizliklerin önüne geçme, haklar ve sorumluluklar konusunda bilgi ve farkındalığı artırmak; aynı zamanda destek mekanizmalarını güçlendirme, psiko-sosyal dayanıklılığı artırma ve sosyal yaşama daha çok katılımını desteklemek üzere kadın dayanışma grupları bir yol gösterici olarak değerlendirilebilir.
2021 yılında gerçekleştirmiş olduğumuz 2 farklı dayanışma grubuyla 51 kadına ulaşılmış ve 14 buluşma gerçekleştirilmiştir. Bu süreçte edinmiş oldukları deneyimlerle birlikte yeni bir sosyal çevreye de erişim imkanı bulan; kapasiteleri doğrultusunda sosyal uyum, kooperatif çalışmaları ve meclis faaliyetlerine katılarak güçlenmeye ve başka kadınlara cesaret vermeye devam eden; sunmuş oldukları hayat hikayeleri ile topluluk içerisindeki diğer kadınlara rehberlik eden ve belki de en değerlisi kadın hakları savunucusu olarak toplumda var olan bir gruba ulaşılabilmiştir. 2022 yılı itibariyle de UNHCR partnerliğinde yürütülmekte olan kadın dayanışma grupları güncellenen program içerikleriyle devam edecektir.